Çalışan kadın ve beyaz yakalı sayısının her geçen gün artması, çoğalan otel yatırımları, tekstil ürünlerinin çeşitlenmesi ve tüketici bilincinin gelişmesi ile birlikte kuru temizleme sektörü son yıllarda hızlı bir büyüme sürecine girdi. Dünyada en çok kazandıran ilk dört sektör arasında yer alan kuru temizleme sektörünün, 2015 yılında endüstriyel müşteriye verilen hizmetlerde dâhil olmak üzere iş hasılatının 500 milyon Euro’ya ulaştığı açıklandı. Türkiye’nin en büyük bayi ağına sahip, lider kuru temizleme markası Dry Clean Express Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Avşar, kuru temizleme sektörünün; işletme maliyetinin düşük olması ve kâr marjının %70’leri bulması nedeniyle, 2015 yılında yatırımcıların gözdesi olduğunu ve 2016 yılında da sektörün, yatırımcıların yüzlerini güldürmeye devam edeceğini öngördüklerini belirtti.
“Kuru temizleme sektörü, Avrupa pazarının gerisinde”
Türkiye’de, kurumsallaşmayı başarmış ve bu süreçte olan belli başlı büyüklükte yaklaşık 50’ye yakın kuru temizleme firması olduğunu belirten Fatih Avşar, “2015 yılında kuru temizleme sektöründe iş hasılatı 500 milyon Euro’ya ulaşmış durumda. Fakat, Avrupa ve dünya pazarındaki yıllık iş hasılatı bu rakamın çok daha ötesinde. Türkiye’deki kuru temizleme sektörünün, Avrupa ve dünya pazarının gerisinde kalmasının birçok demografik ve kültürel özelliği bulunuyor. Bu özellikleri bakacak olursak; gelir düzeyi, medeni durum, kültürel gelişmişlik, yerleşim yeri, eğitim seviyesi, çalışan nüfus vb. şeklinde devam edebiliriz. Değişken olan bu özelliklerden yola çıkarak örneklendirecek olursak; çalışan anne nüfusunun artması hizmete olan talebin artmasına sebep olurken, gelir seviyesinin düşmesi, kuru temizlemenin lüks bir ihtiyaçmış gibi görülmesine neden olarak talebi azaltıyor. Avrupa’da ütü yapan ev hanımı diye bir anlayışın olmaması da, kültürel etkinin bir yansımasıdır. Aslında bu bakış açısının ülkeler arasında değişmemesi, kuru temizlemenin bir lüks değil ihtiyaç olduğu bilincinin yerleştirilmesi gerekiyor” açıklamasında bulundu.